Günlük yaşamda güvenlik
Dünyadaki saldırılar, tecavüzler, kapkaç olayları, soygunlar vb. olaylar sebebi ile her an bir insanın daha canı yanıyor…
İlk etapta önemli olan kendini korumayı bilmek değil, kendinizi korumanız gerekecek bir duruma düşürmemektir!
Bu tedbirleri üç kısma ayırabiliriz…
a) Olay olmaması için alınacak önlemler,
b) Olay anında yapılması gerekenler
c) Olaydan sonra nasıl davranmalı.
Özellikle bayanlara ve çocuklara yapılan bu saldırı ve tecavüzlerin çoğu tanıdığımız insanlar tarafından meydana geliyor. Bunu da aklımızdan çıkarmayalım.!
Aşağıda okuyacağınız öneriler önlem olarak uygulana bilinir notlar olup, hayata geçirmek için devamlı pratik gerekir.
Dik yürüyün ve kendinize güvenerek hareket edin…
Takip edildiğinizde panik yapmayın…
Hırsızın istediği cüzdansa, cüzdanı ona vermeyip atabileceğiniz kadar uzağa fırlatın, hırsız cüzdana doğru koşarken eğer koşunuza güveniyorsanız aksi istikamete koşun… Koşarken ayağınızda topuklu bir ayakkabı varsa çıkartın daha hızlı koşarsınız, saldırgan istemese de birini ona doğru fırlatın bir an duraklayacaktır… Diğeri elinizde kalsın artık o’ ayakkabı değil silahtır.
Arabanızı gereksiz aksesuar dikkat ve ilgi çekici süslerden arındırın, arabanızda değerli eşya ve değersiz de olsa çanta, torba vs. bırakmayın…
Bagajda veya arabanızın herhangi bir yerinde içinde para veya değerli eşyalar bulunan çanta, diz üstü bilgisayar vb. gibi eşya bırakmayın. Bagaj ve koltuk altları artık ilk bakılan yer oldu..
Arabanıza veya evinize her giriş çıkışlarda ilk yapmanız gereken, kapıları kilitlemek olmalı.
Arabanızın ve evinizin kapılarını çiçekçi, milli piyangocu vs. veya adres sormak için gelen hiç kimseye açmayınız…
Aracınıza binmeden sağınıza, solunuza, arkanıza, ön ve arka koltuklarına ve yerlerine bakarak etrafı şüpheli durumlar ve kişiler için kontrol edin.
Şayet aracınızın yanına şüphelendirici bir kamyon veya minibüs park etmişse, aracınıza binmeden durumu gözden geçirin gerekirse, yan kapıdan giriş yapın.
Birçok seri katilin, kurban kendi aracına binerken, kurbanlarını büyük araçların içine çektikleri tespit edilmiştir.
Arabadan herhangi bir sebeple inmeniz gerekirse (benzin alma, vb. gibi) kesinlikle aracı kilitleyip inin.
Arkadan veya herhangi bir şekilde aracınıza çarpıldığında soğukkanlı olun, araçtan inmeniz gerekirse aracı kilitleyip inin, anahtar elinizde olmasın…
Genelde araç hırsızları böyle tuzaklar hazırladıkları için anahtarı cebinize veya hırsızın göremeyeceği ve alamayacağı bir yere koyun…
Aracınıza biner binmez kapıları kilitleyip, hareket ediniz. Çanta düzeltme, makyaj tazeleme, cüzdan yerleştirme, fatura kontrolü gibi işleri sonraya bırakınız. Bu zaman içinde kötü niyetli kişiler aracın sağ veya arka koltuğuna binip sizi tehdit edebilir.
Saldırganın bir silahı varsa ve siz onun kontrolü altında değilseniz, kaçın. Onun sizi kaçarken vurma ihtimali 100 atışta 4’dür. Vursa bile, kurşunun yaşamsal bir organa gelme ihtimali daha da düşüktür. Koşarak ve zik, zak çizerek kaçınız.
Merdivenleri kullanmaktansa, asansörü tercih ediniz. Issız merdivenler ve merdiven boşlukları her tür suç ve şiddet için uygun mekânlardır özellikle de geceleri.
Kendilerine polis süsü vererek araçlarına binmenizi isteyen veya evinize girmek isteyen her kimse kesinlikle kimlik sorun, mümkünse polisi arayın.
Sakat, yardıma ihtiyacı var gibi gözüküp size yaklaşmak veya sizin onlara yaklaşmanızı sağlayıp zarar verebilirler…
Yardıma ihtiyacım var, yol param yok, karnım aç gibi sözlerle cüzdanınızı veya cebinizden paranızı çıkarttırıp, dikkatiniz ondayken diğer arkadaşı çantanızı veya paranızı kapıp kaçabilir.
Kavga veya kargaşa çıkarıp dikkatinizi oraya yoğunlaştırıp cüzdan veya kıymetli bir eşyanızı çalabilirler. Bu tip olaylar sizi ilgilendirmesin.
Üzerinizde kıymetli bir şey göze çarpmasın, hırsız gördüğünü alacaktır.
Son zamanlarda katil veya hırsızlar, kurban seçtikleri ve yalnız olduklarını bildikleri bayanların kapısının önüne, bebek veya çocuk ağlaması kaydedilmiş teypler bırakıyormuş. Bu sesi duyan bayanlar meraktan veya merhametten kapıyı açtığında saldırıya uğrayabilirler. Lütfen her tür olağan dışı ses, gürültü vs.de kesinlikle yardım çağırın.
Bir alışveriş merkezi veya herhangi bir toplantı bitimi dışarı çıkarken (geç saat ise) tek başınıza dışarı çıkmayın, başkalarının çıkışları ile birlikte çıkın. Yani tanımadığınız insanlar bile bizim yalnızlığımızı çevreden korumak için büyük bir yardımcı unsuru haline geliyor. Çevrede insan olmasına her zaman özen gösterin ve özellikle de çocuklarınıza yalnız olmamalarını öğütleyin.
Evde yalnızsanız bunu kimseye belli etmeyin, ayrıca herhangi bir telefona ya da kapıya gelen bir tanıtımcıya ”evde benden başka kimse yok” demenin tehlikeli olabileceğini, onun yerine şu an müsait değiliz gibi kalabalık hissi verdiren çoğul ekleri kullanın.
Gelişmiş teknolojinin günümüze sağladığı en büyük kurtarıcımız ise cep telefonlarıdır. Cep telefonunuzun bir tuşla ulaşabileceğiniz acil numaralar hafızasını kesinlikle aktif halde bulundurun!
Arabayla takip ediliyorsanız asla evinize gitmeyin! Takip edildiğinizi fark etmemiş gibi davranmayın ama kesinlikle panik yapmayın. Her zaman için üstünde durulması gereken nokta, hiçbir zaman panik yapmamak ama karşınızdaki insanların varlığından haberdar olduğunuzu bilmelerini sağlayıp korkmadığınızı göstermektir. Kimse ilk olarak güçlü birine saldırmak istemez ve gücünüz fiziksel yapınız değil, görünüşünüzdür. Ek olarak da hepimizin bildiği gibi otostopçuları arabanıza asla almayın!
Düşmandan korunmak için ilk önce onu tanımak gerekir. Çevrede olup bitenden haberdar olun. İşlenen suçları ve ne tipte insanların hangi çevrelerde suç işlediğini bilin. Şunu özellikle üstüne basarak tekrar söylemek istiyorum; yapılan tacizler ve tecavüzlerin % 80′i tanıdığımız insanlar tarafından yapılıyor! Özellikle çocuklara yapılanlar tanıdıkları, sevdikleri ve güvenip onlarla yalnız kaldıkları insanlar tarafından gerçekleştiriliyor! Gerçekten tanıdığınıza emin olmadığınız hiçbir insanla yalnız ortamlarda bulunmayın ve çocuklarınızı kimseye güvenip de teslim etmeyin!!! Ve bu gibi olaylar başınıza geldiğinde korkmayın!!! Çevrede duyulup küçük düşmekten korksanız dahi, polise gidemeseniz bile bir kaç insanın bu durumdan haberdar olmasını sağlayıp tüm tedbirlerinizi alın. Tehdit edilmek sizi korkutmasın, geri savaşın!!!
Biri tarafından bir yere gitmeye zorlanıldığınız zaman ne olursa olsun, ölüm ve yaralanma ile tehdit edilseniz bile halka açık yerlerden uzaklaşmayın, insanlardan uzaklaşmayın. Özellikle kaçırılma olaylarının nerede başımıza geleceği belli olmayacağı için hiçbir şekilde insanlardan uzak yerlere götürmelerine müsaade etmeyin. Bunun içinde şu gibi şeylere dikkat etmeniz gerekir. Karşınızdaki insan sizi silahla tehdit ediyorsa “İmdat! Silahlı biri beni kaçırmaya çalışıyor!” diye bir cümle sarf ederseniz çevrenizde sizden başka kimse kalmaz ve bu sizi kaçırmak isteyenin işine gelir. Fakat yüksek sesle üst üste hayır diye tekrarlayabilir “Terbiyesiz, beni rahat bırak” diyebilir veyahut aklınıza gelebilecek ve çevredeki insanları korkutup kaçırmadan üstünüze dikkat çekebileceğiniz yöntemleri uygulayabilirsiniz
Tedbirler alındı ama savaş kaçınılmazsa ?!
Silahlı veya silahsız kendinizi korumanız gerekir. Vücutta vurulacak önemli noktaları öğrenin… Vakit bulabilirsem bu noktaları bir anatomi haritası ile bir sonraki yazımda yayınlarım.
Eğer bir ateşli silah taşımayı düşünüyorsanız kesinlikle onu tanımalısınız ve onunla sık eğitim yapmalısınız (Ruhsat işleri beni ilgilendirmiyor). Aksi takdirde olası bir kullanma halinde eğitimsiz kullanırsanız kendinize, yakınlarınıza ve birçok masum kişiye zarar verebilirsiniz…
Eğer vurulacak yerleri biliyorsanız, yakın mücadelede ateşli silaha ihtiyacınız yok. Kesicileri de tavsiye etmem (Kanın dışa akması beni hep etkilemiştir). Elin veya eline geçirdiğin her şey silahtır… Çok önceleri gözüne, gözüne vurulurdu, teke tek dövüşülürdü, erkeklik vardı mertlik vardı. Bazı tv. Programları yabancı diziler ve onları örnek alan yerli diziler, derken devir değişti… Artık acımasızca olaylar oluyor ve kimse nedense DUR.! Demiyor. Durum böyle olunca kanunlar değişti ve orman kanunları devreye girdi, kapan kaptığı ile yapan yaptığı ile kalıyor.
Bize düşen, en büyük silah olan aklı kullanmaktır.
Vurulacak yerleri aşağıdan yukarıya doğru sıralarsak… Ayakkabının hemen üzeri diz kapağına kadar bacağın üzerinde kas bulunmayan ön kısmı. Elinizi diz kapağınızdan aşağıya doğru hafifçe bastırıp kaydırarak indirin anlayacaksınız (Alt ekstremitenin uzun kemiklerinin tibialis anterior kası altındaki tibia kemiği (kaval kemiği).
Dizden yukarıya doğru çıkalım… Bacaklarla boşuna uğraşmayın. Eğer saldırgan erkekse ki genelde nedense saldırganların çoğu erkek oluyor, belden aşağı vurulacak en önemli organ testislerdir, kesinlikle sizi bırakıp kendi derdine düşecektir… Lütfen sağlam vurun birkaç küfür gibi bir şeyler mırıldanırsa da aldırmayın… Ve sonra bayansanız kaçacak vaktiniz var demektir, kaçmadan saldırgan elleri ile testislerini tutarken ensesine veya sırtında tam omurgasının herhangi bir yerine sağlam bir darbe vurmayı unutmayın…
Karın bölgesinde; karaciğer ve en önemlisi solarplexus sternumun bittiği diyafragma kasının olduğu vücut bölgesi.
Özellikle savaş sanatlarında favori hedeflerden bir tanesidir. Bu bölgeye gelen bir darbe rakibin soluğunu keser, soluk almasını engeller ve haliyle size karşı savaşmasını zorlaştırır.
Ama kat, kat giysi altında tam olarak yerini bulmak zordur, tam yeri bulunmayınca o kadar da etkili olmaz. Sinir ve damar düğümlerinin olduğu yerdir. Zayıf olmasının bir nedeni de; karın ve göğüs kasları kasılabilirken, o bölgenin kasılamamasıdır… Daha iyi ve etkili bir yer biliyorum hem de kocaman bir yüzey size uzanırken veya kollarını bir sebeple açtığında dirseğinizi kaburgaların tam kolların altında kalan üzerinde neredeyse kas olmayan kısma biraz sertçe vurabilirseniz o bölgedeki kaburgalar çabuk kırılır. Kırılırsa kırılan kemik ciğere veya vurduğunuz yerin altındaki organa batar, yerinden kalkamaz. Ama o kısımlar tıbbı ilgilendirir… Size de bir şey olabilirdi.
Eklemler, savaş sanatlarında çok önemlidir ama kesinlikle saldırgana zarar verebilmek için bu konuda eğitim gerekir.
Gırtlak, vuruş için cazip gözükmese bile kafaya doğru çıkarken vurulacak en ideal yerdir, saldırgan bir süre yutkunamaz, kulak ve çevresinde önemli yerler varsa da onları vurmaları için ustalara bırakın ve siz göz ve burun üzerine çalışın. Göz çukurda kaldığı için göze vurmak yerine sivri bir şey veya bulamazsanız parmağınızı sokun ve lütfen nazik davranmayın… Tek gözü hasar alsa da saldırgan iki gözünü kapatacaktır. Siz oradan ayrılırken sizi görmeyecektir… Tükürük sizi bir an saldırgandan korur… Gözüne tükürdüğünüz saldırgan gözünü tutacağı için siz o arada başka bir organa atak yapabilirsiniz.
Burun yan darbede kırılır ama bunun size yararı olmaz saldırgan o telaşla (adrenalin vs.) kaldığı yerden devam edebilir. Yukarı doğru vurulduğunda ise kırılan kemik, varsa beynine batar… Sonuç her iki taraf için kötü… Siz canınızı kurtarıp kaçacağınız için saldırgandan daha şanslı sayılırsınız… Sonra adama ne oldu diye düşünmeyin askeriyede eğitim zayiatı deniyor. Önemli bir şey olursa sonra sizi nasıl olsa bulur olayı anlattırırlar. Ama siz ölseydiniz anlatacak bir şeyiniz olmazdı.
Bu bilgileri bir kere okuyup “haklısın, kendimizi korumayı bilmeli, bunlar yararlı bilgiler, okumak güzeldi“ diyerek bir kenara atmayınız! Çünkü en geç bir ay içinde bu okuduklarınızdan aklınızda hiçbir şey kalmayacak. Kendinizi gerçek anlamda bir saldırıya uğrayabilecek bir kurban gibi görüp bir kere düşünün, ne yapabilirsiniz? PANİK!!!
Bu yazıyı okuyup tamam ben kendimi korumayı biliyorum demeyin çünkü hiçbir şey bilmiyorsunuz, her zaman için hazırlıklı olun! Bu ‘hazırlıklı olmak’ nedir peki?
Düşünsel güçtür! Herhangi bir saldırıya maruz kaldığınızda neler yapabileceğinizi hayal ederek, bu gibi korunma sanatlarını hafızanızda bulundurduğunuzdan emin olun ve imkanınız varsa sadece bir dönem için bir dövüş sanatı kursuna giderseniz en azından kendinizi en pratik şekilde nasıl savunacağınızı öğrenirsiniz, benzeri bilgiler sizin kendinizi geliştirmenize de yardımcı olur. (İnanın, düşmenin bile bir sanatı var. En azından bir kavga anında düşerken incitmezsiniz, vücudunuzun korunmasız ve kalkan görevi gören bölgelerini öğrenebilirsiniz)
ÖNEMLİ NOT: Her ne olursa olsun karşı tarafta silah, bıçak gibi aletler olduğu surece onların size zarar vereceğinden emin olmadan saldırıya geçmeyin, istediklerini vermeniz en akıllıcası. Çünkü maddi hiç bir şey canınızdan kıymetli değildir..
Sağlıklı, huzur ve barış dolu günler dilerim.
Saygılarımla
Ahmet Kösoğlu